top of page
Yazarın fotoğrafıPinar66

18- Neden Küçük Motor? (Başlangıç Motoru)


Evet. Hep söylenen şey. Küçük motorla başla. Neden küçük motor? Çünkü doğrusu o.

Yol sürüşü olsun, pist sürüşü olsun, farketmez, melekelerimizi geliştirebilmemiz ve işin kurallarını çözebilmemiz için küçük motorla başlamak her zaman yeğdir. Neden? Birçok sebebi var aslında. Bunları baktığınız zaviyeye göre farklı farklı gruplara ayırabilirsiniz.


Yol-şehir sürüşü yapacak ufak tefek bir kadının zaviyesinden bakalım önce örneğin;


· Küçük motorlar çoğunlukla daha hafiftir. Manevra yaparken daha kolay hareket ettirirsiniz. Kendinizi daha az yorarsınız. Düşürürseniz daha kolay kaldırırsınız.

· Elinizle dengeye daha rahat alırsınız. Elinizle daha rahat manevra yaptırır park edersiniz.

· Küçük motorların seleleri genelde daha alçaktır. Ayağınız yere daha rahat erer. Daha rahat manevra yaparsınız.

· Küçük motorlar büyüklere göre daha tahmin edilebilir olur. Gazı bir sebeple fazla açtığınızda alacağı mesafe, çıkacağı sürat daha düşüktür. Yaşayacağınız şok daha minik olur ve kontrol etmeniz daha kolaydır. Daha düşük sürati daha kolay durdurursunuz.

· Genellikle yönlendirmesi daha kolaydır. Üzerinde yapacağınız vücut hareketleri motora daha kolay yansır.

Sanırım CBR’dan vazgeçememe  sebebim o 😊
İlk Motorum CBR250R- Bambi.

Bunlar fiziksel olarak motorla ilk karşılaştığınız/tanıştığınız zamanlarda farkedeceğiniz avantajlardır. Genellikle de yeni başlayan hepimizin ilk endişelerini kapsar. Diğer yandan süreç içinde farkedilecek, ya da bence farkedilmesi gerekecek başkaca avantajları da var küçük motorların.



Motoru yürütmeyi bir şekilde öğrendikten sonra, mümkün olduğunca çok pratikle, motoru istediğimiz güzergahta tutmayı öğrenmek ve bunun triklerini farketmek, bunlara uyanmak ayrı bir mesele. İşte bu uyanışların da küçük motorda olması hem sizin hem de çevrenizdekilerin sağlığı için çok daha uygun bence.



Neden? Çünkü sürüş esnasında yolda istediğiniz çizgiyi tutturabilmek için, yani örneğin bir viraja nereden girip, neresinden geçip, neresinden çıkacağınızı belirlediğiniz çizgide ilerlemeyi becerebilmek için, sadece motoru yürütmeyi öğrenmiş olmak değil, zihinsel olarak da çalışma yapabilir olmak gerekiyor. (Bununla ilgili bir kısım kaynakları “Eğitimde bakış açısı” isimli yazımda paylaşmıştım) Nitekim motor sürmenin büyük kısmı da, yolda/pistte ilerleyeceğiniz çizgiyi doğru bulup, üzerinde gereği gibi gitmeyi sağlayabilmek. Bu hem güvenlik hem de sürat açısından çok mühim.


Ancak altınızda nasıl kontrol edeceğinizden emin olamadığınız büyük ve güçlü bir makine olduğunda, bu zihinsel çalışmayı gereği gibi yapmanız pek de mümkün olmayacaktır. Çünkü o zaman, gideceğiniz yolla değil, zaptetmeye çalıştığınız motorla uğraşacaksınız. Dolayısıyla bir sonraki aşamaya geçiş güçleşecek. Oysa o makinayı normal koşullarda sürmeye alışmış, komut vermeye ve onun tepkilerine alışmış olmak lazım ki, daha ileri süreçleri rahatça yönetebilelim.

Ama motorla mücadele ettiğinizde, ya da kontrol altında tutmak için çaba sarfettiğinizde, çizginizi çizmeniz ve uygulamanız pek de öyle kolay değil. Çünkü bence motosiklet sürmek, dümdüz yolda 300’le gidip, freni yapıp 50’yle virajı dönmek değil.

Çünkü bence, motosiklet sürmek, en akıcı ve kontrollü şekilde bunu yapmayı becerebilmek. İşte bunun için zihinsel ve fiziksel faaliyetin kenetlenebilmesi gerek. Yeni başlayan biriyse, altında bir vahşi atla bu faaliyetleri doğal olarak kenetleyemeyecektir diye düşünüyorum.


Küçük bir motorla başlayıp, sürmeye alıştığımızda, o motorun tepkilerini limitlerini bilir hale geldiğimizde, o limitler canavarlarınkilere göre bize çok daha yakın olduğu için, kontrol etmemiz daha kolay oluyor. Örneğin, biliyorsunuz ki, küçük motorunuz azami 150 km yapıyor ve gazı biraz yumuşatmakla kolaylıkla yavaşlayabiliyor. Bazen fren yapmanıza dahi gerek olmadan o viraja girebiliyorsunuz.


Pist Eğitimine Başladığımız R25

Ama büyük hacimli, güçlü bir motosiklette durum öyle değil. O canavarı doğru zamanda, doğru oranda yavaşlatıp, ani yavaşlama ile üzerinize binen fiziksel kuvvetlerle başedebilir kondisyonda olmanız ve tüm bunlarla beraber doğru zamanda doğru bakışı sağlayıp doğru pozisyonu da alabilir ve motoru yönlendirebilir olmanız lazım.



Şimdi böyle bakınca, küçük motorunuzla ne kadar konforluymuşsunuz aslında değil mi 😊 ne sert fren var, ne karşı güçlerle mücadele var, ne başka bir şey var. Hooop viraja bırak kendini var sadece 😊



Küçük motorların, hataları affedicilikleri, çoğunlukla daha yüksektir. Ancak yüksek hacimlerde durum çoğunlukla tersi olur. Birinde sürüşe devam ederken, diğerinde kendimizi çalıların üzerinde bulabiliriz.


O yüzden, müthiş bir hevesle başladığımız ve gönlümüzü kaptırdığımız bu makinelerin, mümkünse küçükleriyle başlayalım. Sadece üzerinde durmayı değil, nereye nasıl bakmamız gerektiğini de öğrenelim.


Ha şimdi diyeceksiniz ki, hangi motorla başlamalı peki?


Eğer bir kursa devam ettiyseniz, zaten çoğunlukla YBR 125, MT25 gibi ve muadili motorlarla eğitimleri yapıyorlar. Bu gibi küçük hacimli, kolay motorlarla başlamak en sağlıklısı bence diyebilirim. Honda’nın da Yamaha’nın da başlangıç için çok uygun skutır ve motosikletleri var. Şimdilerde Çin-Kore menşeili Türkiye’ye yeni gelen markaların da yine küçük hacimli motosikletleri var. Bu tür makinaların, çoğunlukla yeni başladığımızda yapacağımız hatalardan görecekleri zararların tamirleri de diğerlerine göre daha düşük maliyetlerde seyredecektir. O nedenle sadece işin görseline veya adına değil, yedek parça maliyetlerine ve sair işletme maliyetlerine de bakmakta fayda var. E bir de ekipmanımız var; tam olması gereken.


Öte yandan, küçük motorunuzla öğrendiklerinizi, daha güçlü daha hızlı motorunuzla uygulamak ise bambaşka bir keyif. Elbette, büyük olsun küçük olsun farketmez, her motora alışmak, tanımak zaman istiyor. Kendimizden o zamanı esirgemememiz lazım. Nitekim, huyunu suyunu bilmediği bir ata binmeyi kimse istemez.


Velhasıl-ı kelâm; havalı olsun, büyük olsun, namım yürüsün, büyük motor alayım demeyin, ki namınızın yazılacağı yer hastane faturası veya beyaz bir taş olmasın.


Büyük motorlarda, sürprizler büyüktür. Ama biz motosiklet sürmeye yeni başladıysak, büyük sürprizlere kendimizi emanet etmesek bence daha iyi sanki 😊 Ne dersiniz?

Sağlıkla ve keyifle sürün.

47 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


Yazı: Blog2_Post
bottom of page